Özbekistan 36 milyon nüfusuyla Orta Asya’nın büyük ülkelerinden biri olarak dikkat çekiyor. Ülkenin Kuzey ve Kuzeybatısında Kazakistan ve Aralkum Çölü (eskiadıyla Aral Gölü), Güneybatıda Türkmenistan ile Afganistan, Güneydoğusunda Tacikistan ve Kuzey doğusunda Kırgızistan olan Türk Devletleri ile sınırları olan bir ülkedir. Özbekistan 447.400 km2 yüz ölçümü ile Türkiye’nin yarısı büyüklüğünde önemli bir tarım ülkesidir. Türkiye 16 Aralık 1991’de Özbekistan’ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke olarak tarihe geçmiştir. Para birimi Som olan Ülkenin resmi dili Özbekçe olmakla birlikte Rusça’da hala konuşulan bir dil olarak göze çarpıyor. Taşkent İstanbul’dan uçakla dörbuçuk saat, Ankara’dan 3 saat 50 dakika sürüyor.
Özbekistan 3,7 milyon tonluk pamuk üretimi ile dünyada 4. sırada yer alıyor. Türkiye, Özbekistan’ın dış ticaretinde Çin, Rusya, Kazakistan dan sonra 4 ncü sırada yer alarak önemli bir paya sahiptir. Özbekistan dış ticaret açığı veren bir ülke ve ihracatın ithalatı karşılama oranı %64 tür. Özbekistan’ın Türkiye ile olan ticaret hacmi 3.1 milyar dolar olup Türkiye lehine denge 600 milyon dolardır. Ülkenin 2023 yılı enflasyonu yıllık bazda %12,2 olarak gerçekleşmiştir. 1 Türk Lirası 395 Özbekistan Somu’dur.
Uzfood Gıda Fuarı
26-28 Mart tarihlerinde Özbekistan’da 23. defa düzenlenen Uzfood Gıda Fuar için başkent Taşkent’teydim. Fuar için hazırladığımız Özbekçe ve Rusça dergimizi fuarda katılımcı ve ziyaretçilere ulaştırdık. Ramazan ayı olmasına rağmen fuara ilgi yoğundu. Özbekler Ramazan Ayına büyük önem veriyorlar. Türkiye’den gıda ve gıda teknolojileri üreten 30 firma stantlı katılım gerçekleştirdi. Rusya, Almanya, Türkiye, Azerbaycan ve özellikle çok fazla firma ile katılım gerçekleştiren Çin gıda firmaları damga vurdu. Türkiye’den süt, et ve gıdanın farklı alanlarında teknoloji üreten firmalara ilgi yoğundu. Türkiye’ye karşı büyük sevgi ve ilginin olduğu ülkede Türk firmaları özellikle inşaat alanında etkin çalışıyor. Özbekler her alanda Türk firmalarının daha aktif olmasını istiyorlar.
Taşkent, Buhara ve Semerkant gibi tarihi bir şehir değil. 58 yıl önce 26 Nisan 1966 tarihinde meydan gelen 8 büyüklüğündeki depremden sonra yıkılan Taşkent tekrar kurulmuş. Depremden sonra 9 şiddetine dayanıklı binalar ve planlı şehir inşa edilmiş. Şehir içinde 4 gidiş gelişli 8 şeritli yollar ve 6 gidiş gelişli 12 şeritli yollar dikkati çekiyor. Bu kadar geniş caddeler olmasına rağmen sabah ve akşam trafiği oldukça yoğun ve sıkışık bir hal alıyor. Havaalanına veya gideceğiniz bir yere zamanında ulaşmak için erken saatte yola çıkmanız gerekmektedir.
Özbekistan yemekleri
Özbekistan yemekleri ve damak tadı bize oldukça yakın. Etli yemekler ve özelikle kebaplar Türk milletinin ortak lezzeti olduğunu Taşkent’te bizzat gözlemledim. Meşhur Özbek Pilavı da tadılması geren lezzetlerin başında geliyor. Özel ekmekleri de hem görsele hem damaklara hitap ediyor.
Özbekçe ve Türkçe
Taşkent Havaalanına inip taksiye binince Türkiye Türkçesine yakın bir dille konuşan şoförle karşılaşmak insanı rahatlatıyor. İki dil arasında pek çok ortak kelime olmakla beraber, dikkatli dinleyince kökü aynı olan kelimeleri rahat anlayabiliyorsunuz. Özbekler bazı Türk dizilerini izlemekle birlikte, Türk televizyonları az seyrediliyor. Türkçenin daha iyi anlaşılması için televizyonlarımızın daha yaygın şekilde Özbeklerin izlemesine imkan sağlanması halinde birbirimizi daha iyi anlayacağımıza inanıyorum. Tabi ki karşılıklı ticaretimizin gelişmesi de dil birliğine büyük katkı sağlayacaktır.
Azerbaycan’dan sonra ikinci ata yurdu Özbekistan’a ziyaretim beni oldukça heyecanlandırdı. Halktaki Türkiye sevgisini bizzat gözlemledim. Yeni bir ülke yazısında buluşmak üzere.