Food Sektör: VKF Renzel Türkiye hakkında bilgi alabilir miyiz?
Okan Yılmaz: VKF Renzel’in Türkiye’deki temelleri 1999 yılında atıldı. O dönemde Türkiye’de üretimimiz yoktu. Bay Renzel üretim için başka şehirler yerine izmir’i tercih etmiştir. İstanbul yerine izmir’i tercih etmesi biraz tesadüf olmuştur. Şimdi kendisi izmir’den kesinlikle ayrılmayacağını söylemektedir. Firmamızın 16 yıl önce Türkiye’de temelleri atıldıktan sonra o dönemde ürünlerin yüzde 95’i hatta yüzde 100’ü Almanya’dan geliyordu. Ancak zamanla bazı gümrük sıkıntıları çıktığından dolayı üretim tesisi kuruld. Türkiye’de şu anki yerleşkemizde 10 bin metrekarelik alan üzerinde üretim yapıyoruz ve sattığımız ürünlerin yaklaşık yüzde 90’ı Türkiye’de üretiliyor. Sadece bazı spesifik ürünler ve diğer ürünler yurtdışıdan geliyor.
80 bin standart ürün
Food Sektör: Hangi sektörlere hitap ediyorsunuz?
Okan Yılmaz: Bizim hemen hemen hitap etmediğimiz sektör yok. Çünkü geniş bir ürün yelpazesine sahibiz. Şuan 80 bin standart üründen bahsedecek olursak, ürünlerimiz saymakla bitmez. Müşteriye göre de hareket ediyoruz. Onların Spesifik ürünlerini de üretiyoruz. Ürünlerimizin başında akrilik ürünler geliyor. İkinci sırada sattığımız ürünler raf profilleri, sonra alüminyum departmanımız var. Bunları ilk üç sırada olan ürünler olarak sıralayabiliriz. Bu üretim sektörümüz kurulurken ilk önceleri gıda marketleri düşünüldü. Ancak gıda marketinde kullanılan ürünler sonra teknoloji marketlerinde de kullanılmaya başladı. Dolayısıyla bundan sonra da diğer sektörler de meydana çıkamaya başladı. Biz şuan tekstil sektöründen tutun otomotiv sektörüne kadar her sektöre hizmet veriyoruz. Satış destekleme sistemleri her sektörde kullanılabiliyor.
Food Sektör: İhracatınız var mı?
Okan Yılmaz: İhracatımız var ama ilk hedefimiz değil. Ama biz istemesek de ihracatımız oluyor. Başta merkezimiz bizden mal talebinde bulunuyor. En iyi ikinci müşterimiz Almanya diyebiliriz. Onun dışında holding bünyesindeki ülkelere ihracatımız oluyor. Bulgaristan, İsviçre, Yunanistan bizden mal talebinde bulunuyor.
Food Sektör: Sektörünüzde rekabet nasıl?
Okan Yılmaz: 1999 yılında VKF Renzel Türkiye’ye geldiğinde biz tekel konumundaydık. Bahsettiğimiz ürünler yurtdışından tedarik ediliyordu. Biz geldikten sonra ve üretime başladıktan sonra maketler bizle çalışmaya başladılar. O zamanlar işler daha iyiydi ve çok yoğunduk. Türkiye’de şimdi merdiven altı üreticileri türeyince bu bizi sıkıntıya sokmaya başladı. Çünkü bizim koşullarımızda üretim yapmıyorlar. Onlar biraz daha kullanım dışına çıkarak üretim yaptıkları için fiyatlarda da fark oluyor. Zincir marketler de bizi kalitemizden dolayı bu yüzden tercih ediyorlar. Ancak bilinen o büyük firmalar deneyim kazandıktan sonra görüyorlar ki aynı kalite ve hizmeti ve özellikle yüklü miktarlardaki ürünleri kısa sürede üretebiliyoruz. Ama merdiven altı firmalar böyle bir güce sahip değil. Bunu gören firmalar geç de olsa bize dönüş yapıyorlar.
Food Sektör: Tanıtım için neler yapıyorsunuz?
Okan Yılmaz: Fuarlara katılıyoruz, 3-6 Eylül’de İstanbul’da katılacağımız fuar, 2015 yılında katılacağımız 3. Fuar olacak. Önümüzdeki yıl 5 fuara katılmayı planlıyoruz. Dergi reklamlarımız oldu ve olmaya devam ediyor. Almanya’dan destek aldığımız mail marketing dediğimiz tüm müşterilerimize güncel ürünlerimizi içeren mailler atıyoruz. Bu tamamen Almanya’nın desteğiyle oluyor.
Bugüne kadar ocak ayında otel ekipmanları fuarına katıldık Antalya’da. Ardından şubatta düzenlenen gıda fuarına ilk defa katıldık. Fuar demek hemen gidip fuarda bir şey satmak değil, fuara katılmak bir süreçtir. Antalya fuarına ilk defa katılmamıza rağmen çok ciddi rakamlarda ziyaretçi aldık. Otel ekipmanları fuarında yaklaşık 105 ziyaretçi aldık. Gıda fuarında 117 civarı da ziyaretçi aldık. Ürünlerimiz çok beğenildi. Bu fuara yeniden katıldıkça insanların belleklerine iyice yerleşeceğiz. Ziyaretçilerden oldukça memnun kaldık. Bir miktar olsun kendimizi tanıtabildiğimize inanıyorum. Ancak işin satış kısmına gelince geri dönüş kısmı yüzde 100 olmadı. Bununda bir süreç olduğuna inanıyorum. Aynı fuara katılırsak müşterilerle yeniden karşılaşacağımıza inanıyorum.
“Kaliteli ürün üretmek zorundayız”
Food Sektör: Kaliteniz konusunda neler söylemek istersiniz?
Okan Yılmaz: Başkanımız bay Renzel’in kesin talimatı var. Biz her şeyden önce kaliteli ürün üretmek zorundayız. VKF Renzel’in bir ismi var ve bu ismi kesinlikle bir takım kriterler yüzünden menfi bir şekilde anılmasına asla izin vermeyiz. Bu mantıkla hareket ediyoruz. Bir ürün üretilecekse Almanya’nın onayından geçiyor. Onaylandıktan sonra üretime geçiyoruz. Kullanılacak hammaddelerde Almanya’nın verdiği kriterler doğrultusunda buradan satın alınıyor ve tedarikçimize de bu kriterler olacak diye bilgi veriyoruz.
Kaliteden ödün veremiyoruz ve vermekte istemiyoruz. Başka firmaları fiyat yüzünden tercih eden firmalar kalite farkını gördükten sonra tekrar bize dönüş yapıyorlar. Fiyat ne olursa olsun bizim nasıl hizmet ettiğimizi bildikleri için bize dönüyorlar.
Bizim 80 bin üründen fazla standart ürünümüz var. Bunun yanı sıra herhangi bir ürün eğer bizim üretebilme imkanımız dahilindeyse üretim periyodumuzu değiştirip firmaya yönelik spesifik ürünler de üretiyoruz. Bunlardan bir tanesi Türkiye’nin en büyüklerinden olan Gratis için ürettiğimiz birçok spesifik ürün vardır. Bunlar sadece onlara ait ürünler ve sadece onların kullanacağı ürünlerdir.
Food Sektör: İyi bir Ar-Ge çalışmanız olsa gerek.
Okan Yılmaz: 1999 yılından bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren bir firmayız. Bizim o dönemlerde başladığımızda sadece VKF Renzel olarak biz vardık. Bizim ardımızdan yabancı uyruklu firmalar geldi Türkiye’ye. Ancak gelip de gidenlerde oldu. Bu şu demektir bay Renzel bu işin temeli atarken sağlam attı. Türkiye’de bu sektörün ihtiyaç olduğunuz gözler önüne serdi. Portföyümüzdeki yaklaşık 500-600 firma ürünlerimizden vazgeçemiyor. Firmaların ürünlerini satmak için bu ürünlere ihtiyaçları var.
Yeni ürünler için başka merkezimiz olmak üzere İzmir Arge’deki çalışan arkadaşlarımız sürekli ürün geliştiriyor. Ve bu ürün geliştirmede başkanımız bize ön ayak oluyor ve destekliyor. Yeni ürünler bizzat kendisi tarafından geliştiriliyor ve tüm dünya ile paylaşılıyor. Bu yeni ürünleri herkes kendi ülkesinde kullanıma pazara sunuyor.
VKF Renzel kendisini geliştirmek zorunda. Başkanımızın da isteği budur. Bana göre kendini yenilemeyen firma ölüme mahkumdur. Bu prensipten yola çıkarak kendimizi yenilemek gerektiğine inanıyoruz ve bu konuda Mehmet bey ciddi adımlar atıyor. Bu sene elektronik etiketleme sistemi adı altında pazara sunacağımız, bizim VKF ailesi için çok önem taşıyan yeni ürünlerimiz var. Yeni ürünlerimizi bu fuarla beraber pazara sunacağız.
Sosyal medyayı aktif olarak çok kullanamıyoruz ancak Vkf Renzel olarak bir arkadaşımızı Online satış konusunda eğitim almak üzere Almanya’ya gönderdik. O eğitimden geldikten sonra online satış sistemimizi o arkadaşımız yürütecek.