Soframıza baktığımızda her şeyi üreten çiftçidir diyen Mahmut Eskiyörük: “Halkımız virüs salgını nedeniyle eve kapanmak zorunda kaldı. Yaşamak istiyor. Maalesef çiftçilerimizin böyle bir şansı yok, çünkü çiftçiler de evine kapanır, üretemezse bu defa insanlar aç kalır. Tarımın önemi göz ardı edilemez. Corona virüsü salgını tehditi devam ederken, bir de açlık tehlikesi ile karşılaşmamamız için temel gıda üretimini güvence altına almalıyız. Bu nedenle Devlet; et, süt, bakliyat gibi temel gıda maddelerinin ürün desteğini artırmalıdır.”şeklinde konuştu.
Gıda üretiminin teminatı üretici, üreticinin teminatı Kooperatiflerdir.
Gıda üretiminin devamlılığını sağlamak için üreticilerimizin desteğini artırmalıyız ve üretici para kazanmalı ki, bu olumsuz şartlara rağmen üretimi sürdürebilsin şeklinde konuşan Eskiyörük. “ Örneğin temel gıda olan et ve süt için, yemin kilosuna 10 kuruş, sıcak süte 5 kuruş, soğuk süte 10 kuruş, kontrollü toplanan ve örgütüyle pazarlanan soğuk süt primini de 20 kuruşa çıkararak, bu bedeli hak eden üreticinin yüzünü güldürmeliyiz.
Gıda güvenliğimizin teminatı yerli üreticimiz ve yerli ürünlerimizdir. İthalat ile kendimizi güvence altına alamayız. Bugün, tarımın ve kooperatifleşmenin önemi ile ithalat politikasının yanlışlığı ve riski daha da iyi anlaşılmıştır. Doğru politikalar ile kendi değerlerimize ve zenginliklerimize sahip çıkarak yerli üretelim, yerli tüketelim.”dedi.