Cargill, küresel çapta sürdürdüğü kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarını, dünyayı beslemek, gezegeni korumak, toplumları geliştirmek olarak üç temel odak noktası üzerinde gerçekleştiriyor diyen Cargill Ortadoğu, Türkiye ve Kuzey Afrika Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Ediz Aksoy: Cargill, 150 yılı aşkın tecrübesini çiftçiler, müşteriler, yerel yönetimler ve içinde yaşadığı toplumlarla paylaşarak tüm paydaşlarıyla birlikte değer yaratmak için çabalıyor, yaşadığı ve çalıştığı her yerde dünyanın sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde beslenmesi, çevresel etkinin en aza indirilmesi için çalışıyor. Cargill faaliyet gösterdiği lokasyonlarda, sürdürülebilir tarım uygulamalarını desteklemek üzere sosyal sorumluluk programlarına imza atıyor. Cargill, BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne uyumlu olarak 2030 yılına kadar sürdürülebilir tarım uygulamaları ve eğitimlerini yaygınlaştırarak 10 milyon çiftçinin hayatına dokunmayı hedefliyor. “dedi.
“Tarımda dijital dönüşüm önemli”
Törende tarımda dijital dönüşümün önemine değinen Ediz Aksoy szölerini şöyle sürdürdü: “Tarım, ülkemizin ekonomik ve sosyal gelişiminde kilit rol oynayan bir sektör. TÜİK’in 2018 verilerine göre, bugün Türkiye’de tarım, Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 6,1’ini, ülkemizin toplam ihracatının yüzde 4’ünü ve ulusal istihdamın yüzde 19,2’sini oluşturuyor. TÜİK verilerine göre 2017’de 51,8 milyar ABD doları olarak gerçekleşen tarımsal hasılada ülkemizin 2023 yılı hedefi 150 milyar ABD dolarına ulaşmaktır. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre 2000 yılında 4 milyon olan çiftlik kayıt sistemine kayıtlı çiftçi sayısı, 2017 yılında 2 milyon 900 bin olmuş. Toplam tarım alanı mukayese edildiğinde ise 2000 yılında 41 milyon hektar olan tarım alanına karşılık, 2017 yılında bu rakamın 38 milyon hektara gerilediği görülüyor. Birçok gösterge, çiftçinin bilgiye dayalı tarım yapması ve tarlalarını birer işletme olarak görüp buna göre çalıştırmasının en kritik nokta olduğunu ortaya koyuyor. Ülkemizde çiftçilerin finansal okuryazarlık, bilgiye dayalı tarım uygulamaları ve teknoloji kullanımı alanlarında gelişim fırsatı var. Doktar’ın Temmuz 2018’de yaptığı bağımsız araştırmanın sonuçlarına göre,
Türkiye genelinde çiftçilerin:
-Maliyet hesabı tutmayanların oranı %56
-Ödediği faizi takip etmeyenlerin oranı %52
-Ziraat mühendisiyle düzenli olarak çalışmayanların oranı %51
-Hiç toprak analizi yaptırmayanların oranı %57 olarak tespit edilmiştir.”
‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ Programı
Cargill Türkiye ülkemizde tarımda geniş kapsamlı, uzun soluklu bir sosyal ve dijital dönüşüm programı olarak ‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ projesini başlattığını söyleyen Ediz Aksoy: “2019 üretim sezonundan itibaren başlatılan ve üç sezona yayılması planlanan ‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ programı ile Cargill, ülkemizde mısır ekimiyle geçimini sağlayan 1000’i aşkın çiftçiye doğrudan dokunarak, sürdürülebilir katkı sağlıyoruz. ‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ programı için geniş bir kitleyi doğrudan etkilemesi ve bölgesel yayılım açısından, şimdiye kadar gerçekleştirilen en kapsamlı dönüşüm programı denilebilir. Cargill ‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ programıyla çiftçilere eğitimler sağlıyoruz ve ürüne özel danışmanlık desteği veriyoruz. Programla tarımda dijitalleşmenin yaygınlaşması, çiftçilerin teknolojiyle tarımı birleştirerek daha yüksek verim alması ve daha etkin iş yönetimi yapabilmesi hedefleniyor. Programa uygun üretim yapıldığı takdirde verimliliğin %12 civarında artış göstermesini bekliyoruz. Cargill’in amacı bu sayede ülke ve çiftçi refahının artmasına katkıda bulunmaktır. Bu doğrultuda en önemli amaçlardan bir tanesi de Türkiye’de tarımda 2017 yılında 51,8 milyar ABD Doları olarak gerçekleşen tarımsal hasılanın 2023 yılında 150 milyar ABD doları olması hedefi doğrultusunda yürütülen çalışmalara katkıda bulunmaktır. Programın hayata geçirilmesinde Cargill’e paydaş olarak; Doktar, FODER ve EY (Ernst Young) destek veriyor. Cargill, iş sağlığı ve güvenliği alanında ise Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri ve Teknolojileri Mühendisliği Bölümü’nde akademik çalışmalarına devam eden Doç. Dr. Yeşim Benal Öztekin’in desteğini alıyor. Cargill programın ilk yılında Mersin, Adana, Konya, Karaman, İzmir, Manisa olmak üzere toplam 6 ilde mısır tarımı yapan 1000’i aşkın çiftçiye ulaşmayı hedefledi ve yoğun talep sonucunda 1200 çiftçiyi programa dahil etti. Programın ilk etabında Tarsus, Ceyhan, Seyhan, Karapınar, Ereğli, Karaman, Çumra ve Tire’de bir araya gelinen çiftçilere verim artırıcı uygulamalar anlatıldı ve finansal okuryazarlık eğitimi verildi.”dedi.
Tarımsal verimliliği geliştirmek için kullanılan teknolojiler
Dijital toprak analizi: ‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ kapsamında 22 ziraat mühendisi görev alıyor. Dijital toprak analizi, insan hatasına açık olan geleneksel toprak analizine göre önemli avantajlara sahip. Geleneksel analizinde, tarladan toprak numunesi alımından analiz raporunun çıkışına kadar geçen süre 2-3 haftayı buluyor. Toprak numunesinin nakledilmesi de dahil olmak üzere geleneksel bir analizinin çiftçiye belirli bir maliyeti oluyor. Program kapsamında ‘Makine Öğrenmesine Dayalı Dijital Toprak Analizi’ ile çiftçiyle 10 dakikadan kısa bir sürede güvenilir analiz sonuçları ücretsiz olarak paylaşılıyor.
SMS ile mobil bilgi desteği: Dijital toprak analizi sonrasında çiftçilere SMS ile ekimden hasata kadar; doğru gübreleme, verimli sulama yönetimleri ve hastalıklarla mücadele konusunda özel yetiştiricilik önerileri sunuluyor.
Çiftlik muhasebesi: Program kapsamında çiftçilere, ‘Çiftlik Yönetim Sistemi’ online portalı ile çiftlik muhasebesi tutarak tarlalarını bir işletme gibi yönetme imkanı sunuluyor. Çiftlik Yönetim Sistemi sayesinde çiftçiler, tarla bazında yaptıkları aktiviteleri ve ilgili aktivitelere ait maliyetleri kayıt altına alabiliyor.
Teknik destek hattı: Cargill çiftçilere sunduğu danışmanlığın yanı sıra onlara özel bir teknik destek hattı 1000 Çiftçi 1000 Bereket Danışma Hattı kurdu. Böylelikle çiftçiler, yalnızca bir telefonla uzman ziraat mühendislerine ulaşarak her türlü zirai problemlerini danışabiliyor ve sorularına yanıt alabiliyor.
Uydu görüntüleri ve sensör verilerine dayalı karar alma olanağı: ‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ programı kapsamında belirlenen lider çiftçilerin tarlalarına, kurulan sensör istasyonları (sıcaklık, nem ve yakın kızılötesi spektrometre) ve uydular aracılığı ile toprak, hava ve bitki gelişimi düzenli olarak takip ediliyor. Bu kapsamda, çiftçilere uydu görüntüleri ve sensör verilerine dayalı olarak karar alabilmeleri için destek olunuyor. Mısır denetlenmesi kolay olmayan bir bitkidir. Halbuki gözlem uyduları üstlerindeki sensörler ile tarım alanlarından yansıyan mavi, yeşil, kırmızı gibi görünen ve yakın kızılötesi, kızılötesi gibi görünmeyen tüm ışığı saptayabiliyor. Bu sayede tarladaki bitkilerin klorofil yoğunluğu hesaplanıyor ve örneğin klorofil yoğunluğu az ise tarlada az gelişmiş bölgeler tespit ediliyor.
Nesnelerin interneti’ne bağlı sulama yönetimi: Ülkemizde toprak nemine bakmadan bitkinin ihtiyacından fazla yapılan sulama, bitkiyi strese sokup gelişimini yavaşlatmakta, toprakta tuzlanmaya ve enerjinin boşa harcanmasına neden olmaktadır. Cargill, program dahilinde belirlenen lider çiftçilerin tarlalarına hava ve toprak sensörleri yerleştiriyor ve böylelikle tarlalarına özel sulama programları oluşturuyor.
Finansal okuryazarlık: Ülkemizde çiftçinin toprağına bir işletme bakış açısıyla bakabilmesi önemli bir ihtiyaç. Bu kapsamda, Cargill ‘finansal okur-yazarlık’ konusunu da program dahilinde ele alıyor. Bu ihtiyacı karşılayabilmek için Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği (FODER) ile işbirliği yaparak çiftçilere finansal okuryazarlık eğitimleri vermeye başlayan Cargill, çiftçinin teknolojiyi tarım ile birleştirerek toprağından yüksek verim almasının yanı sıra, konuya daha bütünsel bir bakış açısıyla yaklaşarak iş yönetimi yapabilmesine de destek oluyor.
Ekonomik ve sosyal etki ölçümlemesi: Programın ekonomik ve sosyal etki ölçümlemesi bağımsız bir kuruluş olan Ernst & Young tarafından raporlanarak sezon sonunda kamuoyu ile paylaşılacak.