Araştırmaya göre, kahve severlerin yüzde 59,1’i kahve içmek için zincir kahve markaları yerine butik markaları tercih ederken yüzde 28,1’i geleneksel kahve deneyimlerinin her dönemde popüler olacağını belirtiyor. Yüzde 37,4’ü karton bardak tüketimini azaltmak için kahveyi kendi termosu ile satın alıyor. Kahve yetiştiricilerinin çalışma koşullarına dair bilinçli olduğunu ifade eden kesim toplumun yüzde 46,6’sını oluşturuyor. Kahve yetiştiricilerinin düşük ücretler ve zorlu çalışma koşullarına sahip olduğunu söyleyenlerin oranı ise yüzde 47,1. Araştırmada kahve yetiştiricilerinin emeğini onurlandırmak için sunulan sloganlar arasından “Bir Fincanda Bin Emek” yüzde 44,8 ile ilk sırayı alıyor.
Zincir kahve markaları yerine butik kahve markaları revaçta
Areda Piar’ın gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, Türk halkının kahveyle olan güçlü bağını detayları ile inceliyor. Bir sosyalleşme aracı olarak kahvenin tercih edilmesi, kafe ve restoran kültürünü de derinden etkiliyor. Son yıllarda tüm dünyayla birlikte Türkiye’de de giderek genişleyen kahve markası zincirleri yüzde 40,9’u tarafından tercih ediliyor olsa da katılımcıların yüzde 59,1’i tarafından lokal ve butik kahve markaları daha çok ön plana çıkıyor.
Karton bardaklar yerini, cam bardağa ve termosa bırakıyor
Araştırmada, sürdürülebilirlik ilkesinin kahve tüketimine yansımasını da ortaya çıkıyor. Katılımcıların yüzde 37,4’ü karton bardak tüketimini azaltmak adına kendi termosunu taşıyarak kahve satın aldığını, yüzde 34’ü de cam bardak tercih ettiğini belirtiyor.
Gelecekte robot baristalar yaygınlaşacak mı?
Kahve deneyiminin geleceği de araştırmada Türk halkına soruluyor. Katılımcıların yüzde 28,1’i geleneksel kahve deneyimlerinin her zaman popülerliğini koruyacağını belirtirken, yüzde 26,9’u kahve kültürünün kişiselleştirilmiş ve evde yapılabilir hale geleceğini söylüyor. Yüzde 22,7’si yenilikçi demleme teknikleri ve robot baristaların yaygınlaşacağını ön görürken yüzde 22,2’si sürdürülebilir ve çevre dostu kahve tüketiminin gelecekte artacağı kanaatinde.
Türk halkı “Bir Fincanda Bin Emek!” sloganıyla kahve emekçilerine sahip çıkıyor
Araştırma, katılımcıların yüzde 47,8’inin kahve yetiştiricilerinin zorlu koşullarda çalıştığının farkında olduğunu ancak bu konu hakkında daha fazla bilgiye ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor. Bu koşullar hakkında bilinçli olduğunu ifade edenlerin oranı yüzde 46,6 olarak araştırmaya yansıyor.
Kahve üretim sürecinde çalışan çiftçilerin hangi zorluklarla karşılaştığı sorulduğunda, yüzde 47,1 ile en çok “Düşük ücretler ve zorlu çalışma koşulları” derken, yüzde 34,8’i ise bu koşullardan çok daha fazla mağduriyetlerin yaşandığı kanaatinde. Yüzde 15,5’i iklim değişikliği ve çevresel etkilere dikkat çekerken yüzde 2,6’sı ise pazara erişiminin zor olmasını öne sürüyor.
Araştırmada, kahve yetiştiricilerinin emeğini onurlandırmak adına önerilen sloganlar arasında “Bir Fincanda Bin Emek,” yüzde 44,8 ile en çok desteklenen slogan olarak dikkat çekiyor. Ayrıca yüzde 29,4 ile “Her yudumda emeği hisset”; yüzde 13,6 “Her yudumda sürdürülebilir bir dünya”; yüzde 12,2 ile “Kahveni seç, dünyayı değiştir” sloganları kahve yetiştiricilerine ithaf edilen diğer sloganlar arasında yerini alıyor.
Araştırmanın metodolojisi
Türkiye genelinde 1.100 kişinin katıldığı ve 28 Ağustos – 02 Eylül 2024 tarihleri arasında yapılan araştırma, kantitatif araştırma yöntemlerinden CAWI tekniği ile “Areda Survey’in Profil Bazlı Dijital Paneli” kullanılarak gerçekleştirildi.