Food Sektör: Ege Hazır Yiyecek’i kısaca anlatır mısınız?
Özlem Alpbaz: 32. faaliyet yılı içinde olan firmamız Torbalı/İzmir’ de. 25 dönüm açık alanı içinde şu an için 10 dönümü kapalı. Yaklaşık 500 çalışanımızla faaliyetlerimizi sürdürüyoruz yani ürün yelpazemizin bir kısmı ciddi emek yoğun. Yurt içinde ulusal zincirlerle çalışıyoruz. 2008 yılından bu yana ihracat da yapıyoruz. Bünyemizde hem plastik (PP), hem cam hem de teneke üretim hatları bulunmakta. Çok geniş bir ürün ve ambalaj çeşitlemesi ile hizmet verdiğimizi söyleyebiliriz. Üretim teknolojimiz, soğuk zincire ihtiyaç duyan taze ürünlerin yanı sıra ısıl işlemli konserve hazır yemek ve sos ürünleri de üretmek üzere planlanmıştır.
“Daha çok çeşitle müşterilerimize ulaşıyoruz”
Food Sektör: Ambalajlı hazır gıdaların geleceği hakkında neler söylem istersiniz?
Özlem Alpbaz: Küresel ısınma, susuzluk ihtimali, yakın zamanda tecrübe ettiğimiz pandemi ve doğal afetler de-ki ülkemiz deprem kuşağında olduğu için de, en acı şekli ile deneyimledik, umarım bir daha böyle bir acı yaşanmaz- tercihlerin ambalajlı hazır gıdadan yana güçlenmesi sonucunu doğuruyor. Tercihleri etkileyen en önemli sebeplerden biri de tabii hayat pahalılığı. İhtiyacımız olan küçük gramajlarda, pek çok çeşidi, raf ömrü avantajı ile uygun fiyata bulmak mümkün. Bu tarz ürünler, satın aldığımızdan günler sonra ihtiyaç anında tüketim imkânı veriyor. Elbette para gibi zaman da kıymetli. Dolayısıyla zaman kazandıran, gıda israfını önleyen, enerji tasarrufu sağlayan, cebimizi de yakmayan ama en önemlisi güvendiğimiz, beğendiğimiz paketli ürünleri hayatımızı kolaylaştırdığı için giderek daha fazla tüketiyoruz.
Food Sektör: Ege Hazır Yiyecek’in varsa yeni yatırım ve teknolojileri hakkında bilgi alabilir miyiz?
Özlem Alpbaz: Müşterilerimizin büyümesi ve kendi büyüme hedeflerimiz doğrultusunda, her yıl gerek fiziki alanımızı gerek ürün çeşitlerimizi ve tabii vizyonumuzu genişletmek durumundayız. Bu nedenle, şu an inşaatı devam eden 3 bin m2 daha kapalı alan Eylül ayında faaliyete dahil olacak. Bununda birlikte gıda güvenliği, olması gerektiği gibi, olmazsa olmazımız. X-Ray cihazlarımızı yenileyerek bu anlamda güvenilirliğimizi en üst seviyeye taşımayı amaçladık. Çok geniş bir yelpazede sos grubu üretimlerimizi arttırmak ve çeşitlendirmek adına makine yatırımı da yaptık. Neredeyse tüm makinelerimizi yeniledik ya da revizyona soktuk. Şimdi daha güçlü bir şekilde daha çok çeşitle müşterilerimize ulaşıyoruz.
“Hazır yiyecek çok daha avantajlı”
Food Sektör: Son yıllarda hazır yiyecek sektöründeki hareketlilik konusundaki görüşleriniz nelerdir?
Özlem Alpbaz: Dünya nüfusu, doğum oranlarının azalması ile günden güne yaşlanmakta. Evlenme oranlarının düşmesi boşanmanın artması tekilliği besliyor. Kadınların çalışma hayatına her gün daha fazla katılması, zamanın değerinin daha iyi anlaşılması, geleneksellikten teknolojiye dönük bir neslin gelişi gibi faktörlerle hazır yiyeceklere yönelim artmakta. 200-250g civarında ürünlerimiz raflarda. Bu ürünü evde yapmaya kalktığımızda bu miktar yapmak çok mümkün değil. Daha fazlasını hazırlıyoruz, tüketilemediği zaman israfa da yol açıyor, hazırlayana kadar harcadığımız zaman, enerji, su derken tüm maliyetleri hesaplasak hazır yiyecek genelde çok daha avantajlı görülüyor.
Food Sektör: Yeni ürünleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Özlem Alpbaz: Öncelikle ürünlerimizin büyük kısmını yakın zamanda vegan tüketime uygun tasarladık. Fonksiyonel beslenme eğilimi arttıkça biz de ürünlerimizi yeniliyoruz. Mesela şu an protein oranı yüksek ürünler üzerinde çalışıyoruz. Aynı zamanda ilave şeker içermeyen, katkısız, vegan tüketime uygun yeni nesil ürünlerimiz var. Paketli gıdaya eğilim arttıkça evde yapılan en klasik lezzetlerden tutun yöresel ya da gurme, spesiyal diyebileceğimiz çeşitleri de ekledik ürün ailemize. Açıkçası burada isimlerini tek tek sayamayacağımız ancak yakında raflarda karşınıza çıkabilecek pek çok yeni lezzetimiz olduğunu memnuniyetle söyleyebiliriz.
Food Sektör: Ülkemizde ve dünyada hazır yiyecek sektöründeki teknolojik yenilikleri kullanımı hakkında neler söylemek istersiniz?
Özlem Alpbaz: Tercihlerin değişmesi, ihtiyaçlar ve talepler karşısında tüm sektörler teknolojik gelişmelere uyum sağlamak zorunda. Bilinci artan tüketicinin beklediği, sağlık için daha az miktarda tüketip daha fazla fayda sağlamak. İsrafı mümkün olduğunca azaltmak, sürdürülebilirlik; standart beklentiler olan hijyen, güvenli gıda kadar aranmaya başladı. Yenilikler, değişimler, gelişime açık her alan, zamana ayak uydurmak için keyfi değil artık bir gereklilik. Diğer yandan, üretimlerde robotik sistemlerin kullanılmaya başlanması verimi, kaliteyi, kapasiteyi arttırırken ne yazık ki işsizliğin de artmasına neden olabilecektir. Emek yoğun bir ürün grubuna sahip bir firma yöneticisi olarak en özet hali ile bu durumun pozitif ve negatif etkileri olacağının aşikâr olduğunu söylemek mümkündür. İhtiyaçlar gelecek dönemlerde nasıl şekillenecek ve teknoloji buna nasıl hizmet edecek zaman gösterecek.
“Kalitemizden taviz vermemeye özen gösteriyoruz.”
Food Sektör: Pazarlama stratejileriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?
Özlem Alpbaz: Ürünlerimizin kalitesinden sözde değil uygulamada da taviz vermemeye özen gösteriyoruz. Bu da her zaman aynı lezzet ve kalitedeki ürünün gerek ülkemizin gerekse dünyanın neresinden alınırsa alınsın korunması sonucunu doğuruyor. Ürün çeşitlerimizi sürekli zenginleştiriyoruz. Bu kadar büyük yapıda aslında terzi işi çalıştığımız işlerimiz olabiliyor. Müşteri daima haklıdır. Bunu yaparken yukarıda da bahsettiğim gibi müşterimizin bize yaptıramayacağı tek şey ürünü olması gerektiği gibi yapmaktan uzaklaşmak. Dolayısıyla müşterilerimizi doğru yönlendirme misyonunu da üstleniyoruz. Böylelikle uzun soluklu ve karşılıklı memnuniyet, güven içinde ilişkiler kurabiliyoruz.
İhracatımızı arttırabilmek için çeşitli fuarlara katılıyoruz. Kendimizi eleştirmekten geri durmuyoruz, zamana, gelişmelere, teknolojiye ayak uydurmaya mümkün olduğunca özen gösteriyoruz.
Food Sektör: İhracatınız var mı? Varsa hangi ülkelere ve ihracatta dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?
Özlem Alpbaz: İhracata 2008 yılında başladık. Bugün Avrupa ülkeleri, ABD, Kanada, Orta Doğu, Asya ülkeleri olmak üzere pek çok noktaya da ihracatlar gerçekleştiriyoruz. İhracat ürün yelpazemizle yurt içi çeşitlerimiz birbirinden biraz farklı. İhracat ürünlerimiz raf ömrü minimum 1 yıl, oda sıcaklığında sevk ve sunuma uygun, tamamen katkısız. Yine PP, kavanoz ya da teneke olmak üzere 3 ambalaj ile de üretim yapıyoruz.
Tabii ihracatta güvenilirlik çok daha fazla önem arz ediyor. Düşünsenize dünyanın bir ucundaki müşteri, kimi zaman fabrikamızı hiç ziyaret etmeden, sadece yazışmalar ve uluslararası geçerliliği olan kalite belgelerimize bakarak üretim yaptırabiliyor. Bu müşterinizi bir kez yanıltabilirsiniz. İşte bu hatayı yapmamak için çok çalışıyor, “söz akittir” görüşünü benimseyerek hizmet vermeye özen gösteriyoruz.
“İşimizi severek yiyoruz”
Food Sektör: Kaliteniz ve belgeleriniz ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Özlem Alpbaz: Liyakatli bir ekibimiz var, idari kadromuzda en yenimiz 10 yıllık. Gerek yurt içi zincirler tarafından rutin denetlenmemiz gerek kendimize yaptığımız iç denetimler gerekse uluslararası geçerliği olan sertifikaları alırken tabi olduğumuz denetimlerle, işin ve hayatın akışı içinde ortaya çıkan geliştirme ihtiyaçlarımızı anında yakalıyor ve gideriyoruz. Güçlü kalite ekibimiz girdilerin temini aşamasından başlayarak raf ömrü sonuna dek çok sağlıklı bir izlenebilirlik süreci yönetiyor. Her şeyden önce biz yıllardır gönül rahatlığı ile “çocuğumuza yedirmediğimiz ürünü kimseye yedirmeyiz” diyebiliyoruz ve bu sözümüzün sonuna dek arkasında durabiliyoruz.
Food Sektör: Lütfen eklemek istediklerinizi de belirtir misiniz?
Özlem Alpbaz: Hazır yiyeceğe olan talebin artması arzı da canlandıran bir unsur. Bununla birlikte tüketicinin de daha bilinçli ve dikkatli olması gerekmektedir. Gıda üretimi ciddi ve hataya yer vermeyen bir iştir. Seçimlerini buna dikkat ederek yapan tüketici için biz her zaman yükü almaya, zaman kazandırmaya, lezzet sunmaya, israfı önlemeye hazırız. Biz Ege Hazır Yiyecek ailesi olarak “işimizi severek yiyoruz” . Siz de deneyin lütfen. Afiyet olsun.